30 Aralık 2012 Pazar

Saat: zamanın acımasız bekçisi


Saat: 03:13
Uykunun hiç uğramadığı bir gece daha… hayatı artık öyle basitleşmişti ki saat kavramı onun için önemli değildi .. bugün günlerden ne diye sorsanız belki ki biraz düşünecekti çünkü her gün onun için değişmezdi.. hayatın bu monotonluğu içinde çok düşünüp hiçbir sonuca varmayan fakat hayalleriyle ayakta duran birisi.(?) .. bu hale gelmesini kendide istemezdi fakat hayat o kadar adil değildi.. bundan önceki hayatı onun için mükemmeldi (onun için tabi) ; yaşanacak aşklar, hayatındaki kaçamaklar,heyecanla alınıp okunacak kitaplar, dinlediği müzikler bunların verdiği küçük bir heyecan ona yetiyordu tabi.. fazla sevgilisi olmasa da yinede yaşanmayacak aşklar içinde yaşıyordu..
Saat: 03:27
Her aşkın peşinden koşmayı seven birisiydi .. doğrular yüzünden az mı acı çekti.. ‘’çünkü seni sevmiyorum ‘’ doğru söylenen bir cümle ne kadar acıtabilir ki .. az mı karşı cinse ‘’ne olur biraz yalan söyle ‘’ diye yalvarılmadı ki..hayatının çeyrek yüzyılı hep böle geçer zaten bir amaç uğruna onca zamanını kaybetmek.. sonunda kazanırsan bütün zamanlar senindir.. ama kaybedersen zamanın kölesisindir …
Saat: 03:33
Eski yaşantısı o kadar umutluydu ki hep şuna inanırdı ve hep söylerdi ‘’çayın olduğu yerde mutluluk ve umut vardır’’ derdi  … bu yüzden az mı kaçak çay içilmedi kendi dünyasında ama tüm mutlulukları orjinaldi..bu yüzden kaybetti ya tüm umutlarını , yaşantısını .. dünya ya ayak uyduramazsan seni siler atar çünkü sen bu evrende yıldız bile değilsindir.. bir yıldız olmayı başarsan bile kara delikler içinde kaybolursun yani kısaca kimse silemez içindeki siyahı
Saat: 03:38
Sokağa çıkardı bazen.. neden bazen?... hayatının anlamını aramak için belki ya da sadece nefes vermek içindir … çünkü aldığı nefesleri daha tam verememiştir… dışarısı da kendisi gibileriyle doluydu … nereden bilecek ki ? …. Her insan kapalı bir kutu gibi maskesiz yaşanmıyor zaten .. ama bilirdi kendisi gibi olanları çünkü ; aynı yarayı alanlar tanıyabilirler birbirlerini….
Saat: 03:51
Belki hep böyle sürecekti umutsuz bekleyiş devam edecek ve kimse bu bekleyişi hayatının anlamını bilmeyecekti Herkes hayatı farklı şekilde anlam yükler ve o anlamda yaşam bulur ..fakat aklında hep bir soru olarak kalacak:


Hayat bize verilmiş bir hediyemidir
Yoksa zamanın geçmesi için verilerin süre mi?

Saat: zamanın acımasız bekçisi
                                                                           

1 yorum:

  1. Gönlüne sağlık biladerim devamınıbekliyorum.hani sormuşsun ya bence hayat ne kadar umutsuz devam ederse etsin bize verilen bir hediyedir.sadece onu nasıl kullanacağımızı öğrenmemiz gerekir..

    YanıtlaSil